Bu Blogda Ara

6 Aralık 2010 Pazartesi

Kınıkoğlu: Krizin Kazananı Kaset Olayının Arkasındakiler...

Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı olurken Önder Sav'dan aldığı destek çok konuşuldu. Kılıçdaroğlu ile Sav'ın bu işbirliği Baykal'ı devirdi. Ancak aradan geçen kısa bir süre içerisinde Sav ile Kılıçdaroğlu'nun arası açıldı. Partide yaşanan kongre sancıları, Kılıçdaroğlu'nun parti yönetimindeki tercihleri ile birleşince, herkesin gerçek yüzünü görme fırsatı bulduk. Kardelen dergisi yazarlarından Kınıkoğlu ile CHP'deki iktidar mücadelelerini Baykal, Kılıçdaroğlu ve Sav yönünden konuştuk.
CHP’de yaşanan son gelişmeleri nasıl yorumluyorsunuz? Bir kaç günlük sürede parti ikiye bölünmüş gibi gözüktü. Sonradan Kılıçdaroğlu teşkilat üzerinde hakimiyetini güçlendirdi.
Öncelikle siyasetten çok uzak olduğumu belirteyek başlayayım. CHP’deki son gelişmeler neden uzak durduğuma örnek olarak gösterilebilir. Siyasette makam hırsı, o makamları asıl amacı dışında kullanma çok yaygın ne yazıkki. Kaideleri –bozan deği güçlendiren istisnalar elbette var.
CHP’deki son gelişmelere bakınca da bu hırsı, makam sevdasını, benim adamım senin adamın kavgasını görüyorum.
Kılıçdaroğlu –internnetteki takma adı ile KK- şu anda güçlü gibi gözükse de aralıktaki kurultayda taşlar yerinden oynayabilir. Siyasette bu tür değişikliklere şaşırmamak gerekiyor. Koltuk için dün kavgalı olanlar dost olabilir. Aralık sonundaki kurultay bu açıdan ilginç olacağa benzer.
İkiye bölünme ise çok doğru; KK partiyi, iktidara gelmelerine engel olan, halka uzaklıktan kurtarmak niyetinde, samimi mi değil mi emin değilim, ancak parti içinde hatırı sayılır bir grup ise, partiye, halka uzak olduğu için destek veriyor. Her iki durumda da parti için kayıplar olacağını düşünüyorum.
Sav’ın genel başkanına karşı bu tavrı ne manaya geliyor, Kılıçdaroğlu’nu son kurultayda Sav desteklemişti. Bu kadar kısa sürede bu destekten neden vaz gecti?
Hüsn-ü zan etmeye çalışırsak bunun sebebi şu diye düşünelim, Sav -batıl ye da hak- davasına o kadar bağlı ki, KK’nın bir kaç haftalık performansı sonunda davasına faydalı olamayacağını düşündü ve duruma el koydu. Size mantıklı geldi mi? Sav’ın itirazının başlamasına neden KK’nın partiyi klasik tutumdan çıkarıp halka yakınlaştırmaya çalışması ve kendi çevresinden buna gelen itirazlar da olabilir. Ama bana kalırsa en büyük neden kendine yakın kişilerin bertaraf edilmesi gibi
 …
Kurultay öncesi Baykal’ın başına gelenler ve sonrasındaki gelismelerde de Sav’ın parmağı oduğu söyleniyordu. Simdi de Kılıçdaroğlu’na karşı tabanın da bir kısmından destek gören çıkışı. Genel Başkana rağmen böyle bir gücü elinde bulundurmayı nasıl yorumlamak gerekir, Sav CHP’nin yeni başkan adayı olabilir mi veya gözü başkanlıkta mı?
Bazı insanlar vardır, hiç umulmadık kadar güçlü olabilirler. Sav da sanki böyle biri. O yüzden ben onun hemen vazgeçmiş olabileceğini düşünmüyorum. Ancak yine de Baykal'la ilgili gelişmelerde onun parmağı olduğunu düşünmek ve bundan bahsetmek yapsın ya da yapmasın bir müslümana yakışmaz bana kalırsa. Eğer yapmadı ise bunu ima etmek çok büyük bir iftira olur.
Sav’ın başkan adayı olabileceğini düşünmüyorum. Başkanlık için gerekli donamım, “karizma” ne KK'da ne Sav'da var. Ancak KK içten kuşatılmış da olabilir. Özellikle Süheyl Batum ismine dikkat çekenler olmuştu. Bu yorumlar bana çok mantıksız gelmedi.
Son gelişmeleri Genel Seçimler öncesi partideki çeşitli grupların birbirlerine üstünlük kurma çabaları olarak yorumlayabilir miyiz?
Evet işin özeti bence bu. İş davayı düşünmekten çıkıp kişisel çıkarlar olunca bu durum oluşabiliyor. Ama haksızlık etmeyelim, bu
 sadece CHP’ye özgü bir durum değil, her yerde bu yaşanabiliyor.
Sizce Baykal ve ekibi bu krizin neresindeler, Baykal koltuğu geri almak icin bu krizden yararlanır mı?
Siyaset söz konusu ise herşey olabilir. Bugüne kadarki intiba Baykal’ın tekrar aday olmayacağı yönünde gözüküyor ama her an değişebilir. Kaset olayının arkasında kimler varsa bu biraz da onlara bağlı. Bundan sonra olacak operasyon yine onların istediği şekilde olabilir.
Gelinen aşamada Kılıçdaroğlu’nun parti yönetimine ve tabana hakim olduğu konuşuluyor, krizin kazananı ve kaybedeni size göre kimler oldu?
KK hakim “gibi” gözüküyor sadece. Ama bu hakimlik bağı bana kalırsa ince iplerle kurulmuş, olgu
 nlaşmamış. Krizin kazananı kaset olayının arkasındakiler.
Yaşananların altında CHP’nin referandumdan beklenilen başarıyı yakalayamamasının da bir payı var, son gelişmeler genel secimlerde CHP’nin alacağı oy miktarını etkiler mi?
Milletimizin bazı enteresanlıkları var, aileden parti tutma örneklerini çok duymuşuzdur. Çok flaş bir gelişme olmadıkça bu tür durumlar değişmez. CHP’nin de kemik bir kitlesi var. ama KK’nın halka yakın olma çabası bu kitleyi olumsuz etkileyebilir. KK’nın ilk geldiği zamanki durumda oy artışı olabileceği sinyali verilmişti ancak ilerleyen günlerdeki tutarsızlığı, başkanlığı taşıyamaması eskiyi az da olsa aratır hale getirebilir.
Son olarak, sitenin hayırlı olmasını diliyorum, ropörtaj için de teşekkür ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder